Günlerden bir gün, Kristal Mağaraları'nda, gökkuşağı renklerinde parıldayan, pembe kremalı, üzeri şekerlemelerle süslü bir gemiyle Kaptan Pompom yaşıyordu. Kaptan Pompom, her zaman neşeli, cesur ve en önemlisi de pırıl pırıl çizmeleri olan bir amigo korsandı! Gemisi, pembe kekten yapılmıştı ve asla batmazdı, çünkü üzerindeki krema suya dayanıklıydı. Kaptan Pompom'un en sevdiği şey, arkadaşlarına cesaret vermek ve özel bir tezahüratla her şeyi parlatmaktı.
Bir gün, Kaptan Pompom gemisini Kristal Mağaraları'nda gezdirirken, yenilebilir kağıttan yapılmış bir hazine haritası buldu. Harita, tatlı kokulu mürekkeple yazılmıştı ve heyecan verici ipuçlarıyla doluydu. "İlk ipucu, ışıltılı bir şelalede gizli," diye okudu Kaptan Pompom. "Gidilecek yer belli!"
Tam o sırada, gökkuşağı renkli beneklerle dolu, mavi bir uçan çörek olan Döndü belirdi. Döndü, hem dönmeyi hem de en komik şakaları anlatmayı seven, neşeli bir çörektı. "Merhaba, Kaptan Pompom! Ne yapıyorsun?" diye bağırdı Döndü heyecanla.
"Bir hazine arıyorum!" dedi Kaptan Pompom, haritayı göstererek. "Bana katılmak ister misin?"

"Elbette!" diye zıpladı Döndü. "Şakalarımla ve konfetilerimle sana yardım edebilirim!" Döndü'nün delikleri, aslında Kahkaha Boyutu'na açılan birer portaldı ve heyecanlandığında 'vııı' diye ses çıkarırdı.
Birlikte, pembe gemileriyle ışıltılı şelaleye doğru yola koyuldular. Şelalenin önünde, devasa bir kaya ejderhası duruyordu. Ejderhanın gözleri öfkeden parlıyordu ve sesi derindi. "Kim cesaret eder benim geçmeme?" diye kükredi.
"Biz!" dedi Kaptan Pompom, cesurca. "Hazine peşindeyiz ve senin geçmemize izin vermeni istiyoruz."
Ejderha, Kaptan Pompom'a meydan okumak için bir dans yarışması teklif etti. "Eğer beni yenerse geçebilirler!" dedi. Kaptan Pompom, daha önce hiç dans kaybetmemişti ve tabii ki kabul etti.
Müzik başlar başlamaz, Kaptan Pompom ve Ejderha dans etmeye başladılar. Ejderha'nın dansı sert ve kayalıkken, Kaptan Pompom'un dansı parlak ve neşeydi. Döndü, arkadaşına destek olmak için en komik şakalarını anlatmaya başladı. Şakaların etkisiyle Döndü'nün üzerindeki konfetiler renk değiştirmeye başladı. Döndü "Bir zamanlar bir balık varmış..." diye başlar başlamaz, konfetileri gökkuşağı renklerine döndü.

"Bekle, bekle!" dedi Ejderha, şakadan dolayı gülmekten kendini alamayarak. Ejderha, Kaptan Pompom'un tezahüratından ve Döndü'nün şakalarından o kadar etkilenmişti ki, sert kabuğu yumuşamaya başladı. "Tamam, tamam! Geçebilirsiniz," dedi gülümseyerek.
Şelalenin ardında, bir sonraki ipucunu buldular: "Mağaraların kalbinde, gerçek mutluluğun sırrı yatar." İpucu, onları daha derinlere, Kristal Mağaraları'nın en gizli köşesine götürdü.
Mağaraların kalbinde, parıldayan bir sandık duruyordu. Kaptan Pompom ve Döndü heyecanla sandığı açtılar. İçinden altın, mücevher veya sihirli bir şey bekliyorlardı. Ama sandıktan çıkan şey... bir sürü eğlenceli oyun, renkli balonlar ve bir sürü arkadaşlık bilekliğiydi!
Kaptan Pompom ve Döndü birbirlerine baktılar. "Bu kadar mı?" diye sordu Döndü şaşkınlıkla.
Kaptan Pompom gülümsedi. "Aslında, bu en güzel hazine!" dedi. "Gerçek hazine, bu macerayı birlikte paylaşmamız ve dostluğumuz."
O gün, Kristal Mağaraları'nda büyük bir kutlama yaptılar. Eğlendiler, güldüler ve birbirlerine ne kadar değer verdiklerini anladılar. Ve Kaptan Pompom, o gün bir kez daha anladı ki, gerçek hazine, altın veya mücevher değil, dostluk ve paylaşılan anılardı. Gemileriyle gökyüzüne doğru yükselirken, Kaptan Pompom ve Döndü, bir sonraki eğlence dolu macerayı sabırsızlıkla bekliyorlardı.