Güneşli Sahil'de güneş her zaman parıldardı, ancak o gün sihirli bir şey oluyordu. Pola, mavi kulaklı, koyu turkuvaz kürklü bir Kutup Ayısıydı. Buz gibi maceralara bayılır, sıcak kucaklamalar vermeyi çok severdi. Onun evi, sıcak ve rahat bir mağaraydı. Bir sabah, Pola uyandığında, mağarasının dışında garip, parıldayan bir yıldız tozu izi fark etti. Merakına yenik düşerek bu gizemli izin peşinden gitmeye karar verdi.

Güneşli Sahil'de yürürken, Pola heyecanla etrafına bakındı. İlk olarak, Rohan ve Bo'nun açık havada bir Kung Fu oyunu oynadıklarını gördü. Rohan ve Bo, dışarıda oyunlar oynamayı ve Kung Fu becerilerini kullanmayı seven iki çocuktu. Pola'nın koyu turkuvaz renkli, kar ayısını görünce çok şaşırdılar ve onu merakla izlemeye başladılar. Pola, onları selamlayıp yıldız tozu izini göstermeyi unutmadı. İz, kıyı kumullarından geçerken, Luna isimli küçük bir kız çocuğu ay ve yıldızları seyrediyordu. Luna, yıldızlara hayranlıkla bakarken, Pola'nın peşinden gelen Rohan ve Bo'ya gülümsedi. İz, küçük şeker parıltılarıyla doluydu ve hava vanilya gibi kokuyordu. Pola ve diğerleri, bu büyülü kokuyu içlerine çekerek merakla yollarına devam ettiler.
Yıldız tozu izi, sonunda ay ışığıyla aydınlanmış gizemli bir açıklığa ulaştı. Ama bir sorun vardı. Luna'nın en sevdiği yıldızlar da dahil olmak üzere, yıldızlar teker teker kaybolmaya başlıyordu! Luna üzüntüyle, "Yıldızlarım kayboluyor!" diye haykırdı. Pola, Rohan ve Bo, Luna'yı teselli etmeye çalıştılar, ancak yıldızların kaybolması herkesi endişelendirmişti. Yıldız tozu izi, büyük bir çay fincanına doğru ilerledi. Fincanın içine girdiklerinde, Kaybolan Yıldızlar ile ilgili endişelenen Mimi isimli, minik bir Marshmallow Perisi ile karşılaştılar. Mimi, yıldızların ışığının solduğunu ve bunun nedeninin insanların hayal kurmayı unutması olduğunu açıkladı. "Yıldızlar, hayallerimizle parlar," dedi Mimi. "Ama insanlar hayal etmeyi bırakınca, yıldızların ışıltısı da kaybolur."

Bo, stratejik zekasını kullanarak, "Bir çözüm bulmalıyız!" dedi. Rohan, "Bence insanların hayal kurmasını hatırlatacak bir yarışma düzenleyebiliriz!" diye ekledi. Böylece, en harika hayalleri toplamak için bir yarışma düzenlemeye karar verdiler. Pola, bu hayallerle yıldızlara özel sıcak çikolata yapacak ve bu çikolata, yıldızların yeniden parlamasını sağlayacaktı.
Pola, Rohan, Bo, Luna ve Mimi, Güneşli Sahil'in her yerinden hayaller toplamaya başladılar. Hayaller, dağcılık, hayvan dostları, yıldızlara bakmak ve Kung Fu gibi konulardan oluşuyordu. Her hayal, farklı ve özeldi. Rohan, Bo ve Luna'nın hayalleri, Pola'ya verildi ve Pola, bu hayalleri kullanarak sihirli bir sıcak çikolata hazırladı. Bu çikolatanın tarifi, sadece Pola'nın bildiği özel bir sırdı. Sonra, bu sıcak çikolata, gökyüzüne götürüldü. Pola, sıcak çikolatayı yıldızlara ikram ettiğinde, Kuzey Işıkları gökyüzünde parlamaya başladı. Gökyüzü, daha önce hiç olmadığı kadar parlak renklere büründü ve yıldızlar, her zamankinden daha parlak parlamaya başladı. Luna, tekrar mutlu olmuştu. Gözleri parlıyordu, kalbi sevgiyle doluydu. Yıldızların ışıldamasıyla birlikte, herkes hayal kurmanın ve hayallerin dünyaya mutluluk ve ışık getirebileceğinin farkına vardı. Pola, Rohan, Bo, Luna ve Mimi, sahile geri döndüler. Artık her zaman hayal kurabileceklerini ve dünyayı daha parlak bir yer haline getirebileceklerini biliyorlardı. O günden sonra, Güneşli Sahil'de herkes daha çok hayal kurdu ve yıldızlar, her zamankinden daha parlak parlamaya devam etti.